İNANDIĞIM YUVAM
nsan
hayatı boyunca istediğinden ve beklediğinden daha çok
zorluklarla karşılaşır. Çünkü hayatın anlamı budur; yasa
zorlan öğren. Ve her şeyde olduğu gibi hayatın ve
zorlukların kırılma noktasına gelmemesi için kolaylıklar ve
inançlar vardır. İnançlar her şeyi daha basit ve sağlam
yapar. Çünkü inanç tutunulacak bir dal, belki sadece bir
düş, bazen ise küçücük bir dilektir. İnanç sınırsız, özgür,
inanç vahşi ve ele avuca sığmazdır. İnanç her şeydir. Herkes
için inanç değişir. Benim için inanç okulumdu.
Okuluma
ilk geldiğimde sanki yeni doğmuş kedi yavrusu gibi,
öğrenmeyi ve öğretilmeyi bekliyordum ama bilirsiniz her
kedinin içinde vahşi bir tarafı da vardır. Bazen bu vahşi
tarafım ortaya çıkar ve her şeyi berbat ederdi
ama okulum
bana hiçbir zaman kapıyı göstermedi. Hiçbir zaman yağmur
yağarken küçük damlacığın tenime, bedenime ve en önemlisi
aklıma zarar vermesine izin vermedi. Direndi. Her çocuk bir
gelecek dedi. Bana güvendi, bana inandı. Ben de onlara
inandım. İnanç her şeydir. İnanç bazen bir okul, bazen bir
öğretmen, bazen de
dünyayı
daha yeni tanıyan bir çocuktur. Bir şeye inanırsan
güvenirsen mutlaka olur derler. Okuluma inandım. İlk gün tüm
çocuklar annelerinin ellerini bırakmak istemez, ağlarken,
ben ağlamadım. Çünkü okulumun bana bir yuva olduğunu bana
inandığını biliyordum. Benim okulum hepsinden farklıydı
çünkü küçük kıvılcımların büyük başarılara dönüşebileceğini
gösterdi. Küçücük
olan bu
sevgi okulu her çocuğa kendi ilgi alanıyla kendi öğrenme
şekliyle öğretiyor ve emek veriyordu. Bu hepimizde
inanamayacağınız kadar fark gösterdi, her çocukta, her
gelecekte. Arkadaşlarım okul hikayelerini dinlerken fark
ettim ki onların hikayeleri benimki gibi
değildi.
Okulları bu kadar özel değildi belki de, bilemiyorum. Tek
bildiğim her seferinde bana bir derste sınıfın yarısına
ancak sıra geldiğini anlattıkları. Şaşırmıştım. Çünkü benim
okulumda her zaman hepimize birden çok kere sıra gelir, ve
bizim sorularımıza da mutlaka cevap gelirdi. Çünkü okulumuz
bizim hepimizin geleceğin ta kendisi olduğumuzu ve eğer
sevginin ve emeğin tüm çocuklara verilmezse her birinde ayrı
ayrı sorunlar, problemler, hatta hayal kırıklıkları
oluşacağını biliyordu. Sevgi verildikçe azalamaz, çoğalır.
Bana verilen sevgi, içimde o kadar çoğaldı ve taştı ki bu
gün kendimi istemeye istemeye mezun olan bir 8.sınıf
öğrencisi olarak buldum.
|